Max Payne 1 (tam çözüm)
Başlangıçta gördüğümüz demo, oyunun sonundan alınma.. Kahramanımız elinde kocaman bir silahla bir gökdelenin tepesinde duruyor. Bir şeyler olmuş ama ne? Max birden “üç yıl öncesini” hatırlamaya başlıyor.. NYPD’de çalışan sivil bir dedektif. DEA’dan (Uyuşturucuyla Mücadele Bürosu) teklif geliyor ama karısı ve kızı yüzünden reddediyor. Bir akşam eve geldiğinde, kapının açık ve eşyaların dağılmış olduğunu görüyor.. İşte bu anda, Max’in kontrolü size geçiyor.
İlerleyin. Sol tarafınızdaki duvarda, tuhaf bir sembol var, önüne gidip use tuşuna (default olarak “e” tuşu) basarsanız, bunun tuhaf bir “V” simgesi olduğunu görürsünüz. İlerlemeye devam edin ve çalan telefonun yanına gidip açın. Tuhaf bir görüşme.. Aldırmayın. Buradaki giysi dolabını açarsanız, bir adet shotgun sahibi olursunuz. Ancak bunu ikinci bölüme götüremiyorsunuz, bu bölümde ise gereksiz. Yani alsanız da olur, almasanız da. (Bu arada belirteyim, çözüm boyunca “dolapları açıp kontrol edin” demeyeceğim, bunu siz yapacaksınız. Dolapların içinden silah, mermi, painkiller gibi gayet faydalı nesneler çıkıyor, her dolabı -aslında etkileşime geçebildiğiniz her şeyi- kontrol etmeyi unutmayın.) Merdivenlerden üst kata çıkıp banyoya girin. Karınızın çığlıklarını duyuyorsunuz ama kapı açılmıyor. Banyodan çıkıp sol tarafınızdaki kapıya yönelin. Kapı birden açılacak ve silahlı biri çıkacak, onu ve peşinden gelenleri öldürün. Odaya girdiğinizde, kızınızın öldürülmüş olduğunu görüyorsunuz. Yan odaya girin. Buradaki kötü adamı da öldürün, o da ne, karınız da ölmüş. Artık “yemininizi bozma” vaktidir..
Part 1, Chapter 1: Roscoe Street Station:
Başta giren demoda, Max’in bu olaydan sonra DEA’ya geçtiğini öğreniyoruz. O akşam karısını ve kızını öldüren serseriler, Valkyr isimli bir uyuşturucu almışlar. Max tam üç sene boyunca kılık değiştirerek yer altı dünyasında yaşamış, Valkyr’i piyasaya sürenleri bulabilmek için.. Onun gerçek kimliğini ise sadece Alex isimli bir arkadaşı ve B. isimli bir DEA ajanı biliyor. Max, Alex’le buluşmak için metro istasyonuna gelmiş. Ama ortalıkta kimse yok..
Sol tarafınızdaki kapıdan girin. (Zaten kilitli olmayan tek kapı bu.) Yerde bir metro polisinin cesedi yatıyor.. Buradaki dolaplardan cephane, silah vs.’i toplayın ve geri dönün. O ne, iki kötü adam burada sizi bekliyor. İşlerini bitirin ve buradaki merdivenlerden yukarı çıkın. Bundan sonra, tekrar bir metro durağına gelinceye kadar ilerleyin ve yolda karşılaştığınız herkesi öldürün.. Durağa geldiğinizde, sola dönün (burada shotgun’lı bir serseri sizi bekliyor, dikkat!) ve üzerinde “Subway Control Room” yazan bir kapı bulana dek ilerleyin. Maalesef şu an için kilitli.. Bu kapının sol tarafındaki tahta perdelerle örtülü kapıdan geçip aşağı inin. Başka bir durağa geleceksiniz. Sağ ve sol tarafta sizi bekleyen kötü adamlar var, dikkat edin. Özellikle soldakini göremiyorsunuz ve shotgun ile beyninizi uçuruyor.. Sola dönüp ilk kapıdan girin, içerideki kötü adamı metro görevlisini öldürmesine fırsat vermeden gebertin. Bundan sonra, görevliye yukarıdaki kilitli kapıya kadar eşlik etmeniz gerekiyor. Kapının önüne geldiğinizde, görevli sizin için kapıyı açacak ve anında nalları dikecek. İçeri girin, yarım ay şeklinde bir masanın olduğu odaya gelene dek ilerleyin ve içerideki herşeyi öldürün. Burada iki tane kapı var, sağdakinden girip üstünde sarı bir tuş olan panelin yanına gidin ve tuşa basın. Tekrar görevliyi kurtardığınız yere dönün. Burada sarı bir vagon var. Vagona girin ve içerideki tekerleğin önünde use tuşunu kullanın, kısa bir demo girecek. Demo bittiğinde vagondan inin ve ilerlemeye başlayın. Kısa bir süre sonra, sol taraftan kötü adamlar çıkacak. İyi nişancıysanız buradaki tüplerin tepesini vurmaya çalışın, havaya uçup işi sizin yerinize bitirebilirler. Kötü adamları öldürdükten sonra, buradaki merdivenden yukarı çıkın ve işte bölüm sonu..
Part 1, Chapter 2: Live From The Crime Scene:
Metro istasyonunun kapanmış bir kısmına girdiniz. İki tane kötü adam görene dek ilerleyin, işlerini bitirin, buradaki kapıdan girip aşağı inmeye başlayın. Her dönemeçte silahlı biriyle karşılaşıyorsunuz, hatırlatırım. Eninde sonunda lağım gibi birşeyin içine gireceksiniz, sağ tarafta üç tane kötü adam görene dek dümdüz ilerleyin. Kötü adamların işini bitirin ve buradaki merdivenden yukarı çıkın. Bir patlama duyacaksınız, o da neydi öyle? Yukarı doğru ilerlemeye devam edin. İki tane kötü adama rastlayacaksınız. İşlerini bitirin, buradaki siyah kapıyı ise unutmayın, az sonra buraya geri döneceksiniz. Buradaki merdivenden aşağı inmeye başlayın, yolda karşılaştıklarınızı öldürün. Duvarda bir delik görene dek aşağı inin. Delikten içeri girin, hmm, burası bir bankanın kasası! Bir soygunun ortasına düştünüz.. Burada dört tane sıkı rakiple karşılaşacaksınız, bol bol bullet-time ve en güçlü silahınızı kullanın. Dördünü de öldürdükten sonra buradaki kapıyı açın, içeri girip biraz daha kötü adam öldürün ve ortadaki bilgisayarın önüne gidip bir kez use tuşuna basın. Sağ tarafınızda bir kapı açılacak. Oraya girmeden önce çalan telefonu cevaplayıp NYPD’le dalga geçin. Açılan kapıdan girin, masanın üzerinde hırsızların çalmak istedikleri şey var: Aesir Corp. hisse senetleri. Tekrar bilgisayarın önğne dönün ve use tuşuna basın, bu sefer solda bir kapı açılacak. Bu kapıdan girdiğinizde masanın üstünde detonatörlerin durduğunu göreceksiniz, bunları alın. Son bir kez bilgisayarın önğne dönüp use tuşuna basın, sonra da yukarıda unutmayın dediğim siyah kapının yanına dönün. Kapının yanında use tuşunu kullanın, hey, havaya uçtu.. Arkadaşınız Alex’i ve onun ölümünü gösteren kısa bir demo girecek. Demodan sonra, ortama bir miktar kötü adam daldığını göreceksiniz. Onları öldürün ve buradaki merdivenlerden yukarı çıkın. Dört beş kötü adamın olduğu bir odaya gelene dek yukarı çıkmaya devam edin, kötü adamları öldürün ve buradaki küçük kontrol kulübesine girip içerideki kolu yukarı kaldırın. Şimdi merdivenlerden yukarı çıkmaya devam edin, açık havaya ulaştığınızda bir sonraki bölüm yüklenmeye başlayacak..
Part 1, Chapter 3: Playing It Bogart:
Demoda görüyoruz ki, Max polis olduğumu hala kimse bilmiyordur zannıyla Punchinello’ya ait bir otele gidiyor ama maalesef bir polis olduğu açığa çıkmış.. Nitekim karşılama komitesi bunu gösteriyor. Demo biter bitmez iki serseriyle kapışmaya başlıyorsunuz, oldukça zorlular. Sürekli bir şeylerin arkasında kalmaya özen gösterin, daima kafaya nişan alın ve işlerini bitirin. Onları öldürdüğünüzde, masanın üstündeki mektubu okuyun. Mektupta Rico Muerte isimli birinden söz ediliyor, mafya işlerinde önemli bir yeri var ve bu otelde kalıyormuş.. Oda numarası da 313. Her neyse.. İçeriye birkaç kişi daha girecek, onları da öldürdükten sonra açık kapıdan geçin ve merdivenlerden aşağı inin. Geldiğiniz odada, kırmızı bir ışıkla aydınlanan bir pencere arayın. Pencereyi kırın, çatıya çıkın ve sola sapıp arkasından sesler gelen bir kapıya gelene dek ilerleyin. Kapıyı açmanıza bile gerek yok, kapıdaki ufak delikten içerideki herkesi temizleyin, yapabiliyorsanız tüplerin tepesine nişan alın da ortalık biraz şenlensin.. İçeri girin ve buradaki kapıdan geçip aşağı inin. O katın başka bir kısmına geçtiniz.. İlerleyin, solda tv izleyen kötü adamı öldürün. Ateş etmeye başlar başlamaz içeri üç kişi daha girecek, onlara da merhaba deyip üstünde “exit” yazan kapıdan geçin. Sürpriz, birkaç kişi de burada sizi bekliyor.. Burada da üstünde “exit” yazan bir kapı var. Kapının üstündeki kilide ateş edip ilerleyin. Bundan sonra yapacağınız tek şey, duvardaki “fire exit” oklarının gösterdiği yöne doğru ilerlemek ve karşınıza çıkanları öldürmek. Tekrar “exit” yazan bir kapıya geleceksiniz. Fakat bu sefer bu kapı kilitli.. Önemli değil, bu kapının hemen yanındaki kapıdan girin ve ilerleyin. Daire şeklinde ufak bir alana geleceksiniz ve bir sürü kızgın adam sizi bekliyor olacak.. Hepsini öldürün ve burasını unutmayın, birazdan geri döneceksiniz.
Muerte’nin 313 numaralı odası, hemen yan tarafta. Kapıyı açar açmaz geri çekilin, çünkü zeki çocuk kilide bir shotgun bağlamış, kapı açıldığında ateş ediyor. İçeride masanın üstünde bir mektup var. Bu mektupta ne yazdığına ilişkin notlarımı kaybetmişim, o yüzden bilgi veremiyorum. Diyelim ki “Nassın, iyi misin, halamgiller nasıl?” yazıyor.. Odadan çıkar çıkmaz sağa sapın, kırık bir kapının önüne geleceksiniz. Ateş ederek kapıyı kırın, içeri girdiğinizde pencerelere ateş edin, pervaza çıkıp kan izlerini takip ettiğinizde başka bir pencerenin önüne geleceksiniz. O pencereyi de kırıp içeri girin, sürpriz! Bu oyundaki easter egg’lerden biri.. Yerdeki cesedin kalbine bir kazık saplanmış ve adamcağız ölmeden önce son gücüyle katilin ismini yazmış: Buffy. Gülen yok mu? Buffy The Vampire Slayer’ı izleyen tek ben miyim? Neyse.. Bu odadaki faydalı eşyaları topladıktan sonra, yukarıda unutmayın dediğim yere dönün. Bu sefer önceden açılmayan bir kapı açılacak ve içeriden iki kötü adam çıkacak. İşlerini bitirin ve içerideki kazana bir kez ateş edin. Zemini delip bir kat aşağı düşecek, peşinden siz de atlayın. Burada da öldürmeniz gereken sürüyle adam var.. Temizliği bitirdikten sonra, üstünde “216″ yazan kapıyı arayıp bulun ve içeri girin. Sehpanın üstündeki günlüğü okursanız, burasının “Havalı Dawn”a ait ve şantaj için kullanılan bir oda olduğunu anlamışsınızdır. Dawn’ın mesleğini yazmıyorum, anlayan anladı.. Kapıdan girer girmez sağınızda kalan dolabın önüne gidip use tuşunu kullanın, aaa, burası gizli bir bölmeymiş. İçeride bir kamera ve bir kapı var. Kapıdan geçip ilerleyin. Sola sapın, önünde üç serserinin beklediği bir asansöre ulaşacaksınız. Adamları öldürün, asansöre binin ve bölüm sonu..
Part 1, Chapter 4: The Blood Veins Of New York:
Bir alt kata indiniz. Tam olarak söylemek gerekirse, çamaşırhaneye.. Soldaki adamları öldürün ve üstünde yeşil bir lamba olan kapıdan geçin. Girer girmez tam önünüzdeki tüplerin tepesine ateş edin ve geri çekilin, içeri giren kötü adamları sizin yerinize halletsinler. Burada da üstünde yeşil bir lamba olan bir kapı var. Kapının önündeki kutuları ateş ederek kırın ve ilerleyin. Kazan dairesi gibi bir yere geldiniz. Beyzbol sopasını burada elde diyorsunuz ama dediğim gibi, bir işe yaramıyor. Buradaki metal merdivenlerden çıkın ve mutfağa girin. Birkaç kötü adam daha.. İşlerini bitirdikten sonra buradaki merdivenlerden yukarı çıkın. Hemen soldaki kapıdan seslerin geldiğini duyacaksınız. İçeri girip herkesi öldürün. Buradaki sehpalardan birinin üstünde bir anahtar (bar key) var. Onu alın ve odadan çıkın. Sola sapıp üstünde “Bar” yazılı olan kapıyı bulana dek ilerleyin. İçeri girin..
İşte güzel bir demo. Yarıda kalması kadar kötü bir şey yoktur.. Her neyse. Muerte burada, tam da iş üstündeymiş. Siz onunla yeterince ilgilenemeden kaçıyor, siz de içeri giren diğer kötü adamları öldürün ve Muerte’nin peşine düşün. İngram kullanıyor. Mümkünse yakın mesafeden kafasını nişan alarak Desert Eagle kullanın da çabuk ölsün. Öldükten sonra, Ingram’a kavuşacaksınız. İlerleyin. Karşınıza çıkanları öldürün, burada kafesle çevrelenmiş bir oda ve içinde de üstünde “exit” yazan bir düğme var, burayı unutmayın. Buradaki merdivenlerden yukarı çıkın ve “Club” yazan kapıdan içeri girin. Tuvalete hiç girmeden dümdüz ilerleyin, iki kötü adamı öldürün ve buradaki kapılardan geçip çatıya çıkın. Sol tarafınızda kalan camlara ateş edin, aşağı atlayın ve giren müzikle beraber kendinizi güzel bir kapışmaya hazırlayın.. Çatışma bittiğinide, az önce unutmayın dediğim kafesli odanın yanında olduğunuzu göreceksiniz. Gidip exit düğmesine basın, az önce “çatıştınız” odaya geri dönün ve buradaki çift kanatlı kapıdan geçip dışarı çıkın.. Bölüm sonu.
Part 1, Chapter 5: Let The Gun Do The Talking:
Punchinello’nun bir düşmanı varmış, Rus mafyası. Punchinello’ya ait bir arabaya bomba koyuyor ve hızla kaçıyorlar, bu sırada bir tır kaza yapıyor. Güzel de yanıyor vesselam! İlerleyin. Üstünde “Pawnbroker” yazan dükkanın kapısı açık ve içeride bir iki kötü adam var, Ingram’a mermi bulmak istiyorsanız uğrayın. Telefon kulübelerini görene kadar dümdüz ilerleyin, kulübelerin hemen solunda aşağı inen merdivenler var. Merdivenlerden inin, kapıdan geçin, içeridekileri gebertin ve ilerlemeye devam edin. Bir patlama geriye dönmenizi imkansız kılacak, üstelik buradaki tek kapı da kilitli. Tüpleri gördünüz mü? Tepesine ateş edin, bir tanesi fırlayarak kilitli kapıyı kıracak. Bu sırada kapı ve tüp arasında durmayın! İçeri girin, biraz daha katliam yapın. Çalan bir telefonun yanına gelene dek ilerleyin, katliam yapmayı sürdürün. Telefonu açtığınızda, gizemli birinden ufak bir destek alacaksınız. Devam edin. Daire şeklinde bir alana çıkacaksınız, ortalık kötü adam kaynıyor. Hepsini öldürün. Buraya girer girmez sağınızda kalan kapının kilidini kırın, içeri girin, buradaki rafın üzerinden bir anahtar (staircase key) alın. Odadan çıkar çıkmaz hafif solunuzda kalan kapıdan geçin ve merdivenlerden yukarı çıkmaya başlayın. Her katta kötü adamlar var.. En üst kata kadar çıkın, bir patlama daha fazla ilerlemenizi imkansız kılacak. Siz de sağa sapın, çatlağın üstünden atlayın ve açık olan tek kapıdan içeri girin. Herkesi öldürün, bu odadaki camları kırık pencereden dışarı çıkın ve işte bitti..
Part 1, Chapter 6: Fear Gives Man Wings:
Bölüme bir yangın merdiveninin tepesinde başlıyorsunuz. Aşağıya, sokağa kadar inin. Burada açık tek bir kapı var, o kapıdan girin ve demo girene dek ilerleyin. Demoda gösterilen kapının yerini unutmayın. Tekrar sokağa çıkın. Burada da açık tek bir kapı var, buradan girin ve üç kat yukarı çıkın. Her katta çeşitli çap ve ebatta kötü adam ile karşılaşacaksınız.. En tepedeki kapıdan girdiğinizde, kısa bir demo girecek. Karşınızdaki adamı sakın öldürmeyin! Onunla beraber az önce yerini unutmayın dediğim kapının önüne gidin, sizin için kapıyı açtıracak. (Parolaya dikkat ettiniz mi?) Kapı açılır açılmaz çatışmaya hazır olun. İçeri girin ve sola sapıp bir asansörün önüne gelene dek ilerleyin. Asansöre binin ve bir kat yukarı çıkın. Asansörden indiğinizde, bir odaya gelene dek ilerleyin (zaten gidebileceğiniz tek bir yön var) ve içeri girin. Pulp Fiction tadında bir karşılaşmaya hazır olun, tuvalette bir adam var ve çıkar çıkmaz onu vurun.. Bu odadaki pencereyi kırarak çatıya çıkın. Sağ tarafınızda diğer binaya kadar ulaşan borular var, boruların üstüne atlayın ve diğer binaya ulaşın. (Eğer önce sol tarafa gider ve buradaki pencerelerden birini kırarsanız, içinde Soldier Of Fortune II posterlerinin ve bir sürü silahın olduğu bir odaya girebiliyormuşsunuz. Denemedim, fan sitelerinden birinde okudum. Bu da böyle bir easter egg..) Pencereyi kırarak içeri girin, herkesi öldürün ve İngilizceniz iyiyse, tv’deki şovu sonuna dek dinleyin.. Buradaki pencereden de çıkın ve tekrar boruları kullanarak karşı ki binaya geçin ve kapıdan içeri girin.
Bir patlama duyana kadar ilerleyin. Bundan sonra gidebileceğiniz tek bir yön var, iki kötü adam görene dek ilerleyin. Mermi harcamayın, biraz bekleyin. Bombayı etkisiz hale getirmek için hangi teli kesmeli, onu tartışıyorlar.. (”Filmlerde hep kırmızıyı keserler!”) Maalesef bomba patlıyor ve duvar çatlıyor. Gidip kapıya dokunun, çatlak duvar yıkılacak (ve sadece kapı ayakta kalacak!). İlerleyin, yıkık bir duvar parçasının önüne geleceksiniz. Üst taraftan gelen üç kötü adamı halledin, yıkık duvarı kullanarak bir üst kata çıkın ve ilk kapıdan geçerek ilerlemeye devam edin. Arkasından sesler gelen bir kapının yanına geleceksiniz. İçeri girmeden önce save yapın, şarjörünüzü doldurun ve dalın odaya.. Punchinello “ailesinin” önemli bir üyesi olan Gognitti içeride, ama siz girer girmez kaçıyor ve geride üç adamı kalıyor. Bullet-time’ı sonuna kadar kullanarak üçünü de öldürün, yoksa tek bir atışta işiniz bitiyor. Adamları öldürünce masanın üstündeki mektubu okuyup Jack Lupino hakkında biraz daha bilgi sahibi olabilirsiniz.. Bundan sonra Gognitti’yi takip etmeniz gerekiyor. Buradaki kapıdan geçip pencereden atlayın, nereye gitmeniz gerektiği size kısa demolar halinde gösterilecek. Gognitti’yi bir çatıya kadar takip ediyorsunuz ama gelen bir trenin üstüne atlayıp kaçıyor. Sonraki trenin üstüne de siz atlayın, bölüm sonu..
Part 1, Chapter 7: Police Brutality:
Matrix tarzı giriş demosundan sonra, solunuzda kalan boruların üstüne atlayarak karşı binaya geçin. İleriden gelen iki maymunu öldürün, sonra da sağa sapıp bir kapının önüne gelene kadar devam edin. İçeri girin, Gognitti’nin üç serseriyi üstünüze gönderişini gösteren kısa bir demo girecek. Molotof kokteyliniz varsa kullanmanın tam sırası.. Üçünü de hallettikten sonra merdivenlerden en alt kata inin, buradaki kapıdan geçin ve dışarı çıkın. Bir parmaklık göreceksiniz, arkasında da size saldıran birkaç kötü adam daha.. Hepsinin işini bitirdikten sonra, buradaki kapıdan da geçip devam edin. Gognitti’nin bir asansöre binişini gösteren kısa bir demo girecek. Peşinden gidin, etraftaki kötü adamları öldürün ve asansörü aşağı çağıran düğmeye basarak, geldiğinde içine girin. (Buradaki kamyonun arkasında malzemeler bulabilirsiniz.) Bir üste çıkın, buradakileri de öldürün. Kan izlerini takip edin. Bir sürü reklam panosunun yanına geleceksiniz. Yolda karşınıza çıkan herşeyi öldürerek, panoların yan tarafından ilerlemeye başlayın, ta ki yerde cam bir çatı görene kadar.. Camı kırın ve aşağı atlayın, herkesi öldürün. Buradaki kapıdan da geçip yukarı çıkın, yine çatıdasınız. Sol taraftaki yangın merdivenine atlayın, bir alt kata inip buradaki kapıdan içeri girin. Bir otel odasındasınız.. Dışarı çıkın, aman dikkat bir sürü kötü adam var ortalıkta. Başka bir kapı görene dek ilerlemeye devam edin, kapıdan geçin ve bir kez daha çatıya çıktınız. Kısa bir demo girecek, Gognetti’yi sonunda kıstırdınız. Aşağı inmeden, bulunduğunuz yerden önce adamlarını, sonra da aşağı inerek Gognetti’yi öldürün. Bölüm sonu..
Part 1, Chapter 8: RagnaRock:
Jack Lupino’nun RagnaRock isimli bir gece klubünde olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz, bu sebeple biz de oradayız.. Sağınızdaki (üstünde “Tickets” yazan) kulübeye girin, buradaki şalteri indirin, arkanızdaki duvar açılacak ve bir merdiven ortaya çıkacak. Yukarı çıkıp buradaki iki kişiyi öldürün. İlerleyin, dans pisti gibi bir yere geleceksiniz. Buradakileri öldürün ve açığa çıkmamaya çalışın, tepenizde molotof kokteyli atıp duran biri var. Pistin arkasındaki kapılardan geçin ve ilerlemeye devam edin, tekrar pist gibi bir yere geleceksiniz. Buradakilerin de işini bitirin, sonra da “Bar” yazan okun gösterdiği kapıdan geçip devam edin. Tuhaf ama, bir sürü kitap olduğu için kütüphaneye benzettiğim bir yere geleceksiniz. Buradaki kafesle kapatılmış kapıyı, yanındaki düğmeye basarak açın ve merdivenlerden yukarı çıkın. Bir balkona çıktınız, az önceki dans pistinin üst katı. Karşıdan size ateş edenleri öldürün veya öldürmeyin, fark etmiyor. Karşınızdaki kapıdan da geçtikten sonra, sinema salonu gibi bir sürü koltuğun olduğu bir yere geleceksiniz. Buradaki diğer kapıdan da geçin ve merdivenlerden yukarı çıkın. Açık olan kapıdan içeri girin, buradakileri öldürün ve fıçıların arkasında kalan yola girip ilerlemeye devam edin. Merdivenlere geldiğinizde, en üste gelene kadar çıkın. Çatıdasınız.. Tam karşınızda ince yarık gibi bir pencere var, buradan girin ve kirişlerin üstünden tam solunuzda kalan kapıya kadar yürüyün. Bir kez daha çatı.. Çatının kenarına gelene dek sola doğru ilerleyin. Tam karşınızda açık bir kapı var. Yine kirişlerin üstünden geçerek bu kapıya ulaşın ve merdivenlerden aşağı inin. Kafesle kapatılmış bir kapıya geldiğinizde, yan tarafındaki düğmeye basarak onu açın, karşınıza çıkanları öldürün ve merdivenlerden aşağı inin. Burada bir bateri ve gitarlar var.. Tam karşıdaki merdivenlerden bir üste çıkın, buradaki kontrolleri kullanarak baterinin arkasında kalan platformu yukarı kaldırın ve açılan yerden geçerek karşınıza kim çıkarsa öldürün. Sol tarafınızda, üstte biraz daha karmaşık kontroller var. 1 ve 4 numaralı tuşlara basın, aşağı inin ve yolunuz açıldığına göre ilerleyin. Çarpışarak buradaki merdivenlerden yukarı, en üst kata kadar çıkın. Kalasların üstünden atlayıp zıplayıp en sondaki kapıya ulaşın, bölüm bitti..
Part 1, Chapter 9: An Empire Of Evil:
Lupino’nun “ana karargahında”sınız. Ortalık ceset dolu zaten.. Lupino fazla Lovecraft okuduğundan kayışı kopartmış biri, kısaca manyak da diyebilirsiniz. Anlatacak çok şey yok, merdivenlerden yukarı çıkın, yan tarafındaki düğmeyi kullanarak en sondaki kapıyı açın, içeri girin ve işte geldiniz, Part 1′in son savaşı. Sağ ve sol tarafınızdaki üstü kapalı yerlerden mümkün olduğunca çıkmayın, yoksa bir üst kattan gelen mermiler ve molotof kokteylleri, canınızı çok yakıyor.. Ayrıca buralarda mermi ve painkiller bulabilirsiniz. Önce Lupino’nun sadık askerleriyle uğraşacaksınız, yeterince öldürdüğünüzde ise odadaki perde açılacak ve Lupino ortaya çıkacak. İlk fark edeceğiniz şey, Lupino’nun Murat’a ne kadar benzediği olacak. Yok, bunu bitek ben fark ettim.. Yani bilmeyenler için söylüyorum, hık demiş burnundan düşmüş, bitek dövmesi eksik. Önce iki adamını öldürün, sonra da Lupino üstünde yoğunlaşın. Sawed-off shotgun kullanıyor, yani menzil dışında kalın ve işini uzaktan bitirin. Onu öldürdüğünüzde, Mona Sax isimli “femme-fatale” bir hatunun gelişini gösteren bir demo girecek, yalnız neresi çok güzel ben çözemedim. Resmen eşi dostu oynatmışlar demolarda, Max bile üflesen uçacak bir tip, insaf.. Bu arada, bölüm bitti.
Part 2, Prologue: A Cold Day In Hell:
Max Mona Sax’ın verdiği içkiyle kendinden geçiyor ve kabus görmeye başlıyor.. Böylece oyunun en sıkıcı bölümü başlamış oluyor. Bulunduğunuz odadan çıkın ve koridora girin. Kamera açısı değişecek, tuhaflaşacak.. Yapmanız gereken şey, evinizin oturma odasını bulmak. Oynadığınızda anlayacaksınız, sağa dön, sola sap şeklinde bir çözüm vermek olanaksız, bu yüzden sadece yeterince dolandığınızda, eninde sonunda oturma odasına geleceğinizi söylemekle yetiniyorum. Merdivenlerden bir üst kata çıkın ve çocuk odasına girin. Buradaki koridora girdiğinizde, simsiyah bir yere çıkıyorsunuz, zeminde kırmızı, ip gibi izler var. Bu izlerin üstünden ayrılmadan (ayrılırsanız düşüp ölüyorsunuz) sol tarafta kalan kapıya ulaşmanız gerekiyor. Ulaştığınızda, başka bir odaya gelene dek ilerleyin. Kısa bir demo girecek, bittiğinde biraz daha ilerleyin. Bir demo daha ve işte bitti..
Part 2, Chapter 1: The Baseball Bat:
Frankie’yle tanışın, kafanızla beyzbol oynayan adam.
Demo bittiğinde, ayazda kalmış bekçi şeysi gibi dımdızlak olduğunuzu fark ediyorsunuz, çünkü dandirik bir beybol sopasından başka bir şeyiniz yok. Önce kazanın arkasındaki dolabın kilidini kırın ve içeriden çıkan iki painkiller’ı alın. Yine kazanın arkasında kalan kapıdan çıkın ve kötü adamlardan birinin dikkatini çekin. Hemen geri kaçın ve kapının girişinde bekleyin. İçeri ancak tek tek girebilirler, bu esnada beybol sopasıyla işlerini bitirebilirsiniz. Hemen hiç kurşun yemeden, bu taktiği kullanarak altı kişi öldürdüm, hem de beybol sopasıyla! Her neyse.. Bir asansör bulana dek koridorlarda dolanın. Asansöre binip aşağı inin, açık havaya çıkacaksınız. Ortalıkta dolanan kötü adamları öldürün (eh artık silahınız var) ve caddeye çıkın. Her iki yön de yanan polis arabalarıyla kapanmış, “Otel” tabelasını görene dek sola doğru ilerleyin. Açık kapıdan içeri girin, burasını hatırladınız mı? Üstünde “Lounge” yazan kapıdan girin, içeridekileri öldürün ve üstünde “Bar” yazan kapıya doğru ilerleyin.. Kafanızla beyzbol oynayan adam, içeride. Quicksave yapın, oldukça zorlu bir savaş olacak.
Frankie’nin yanında dört adamı var, biri bar tezgahının arkasında, diğerleri ise açıkta. İçeri girmeden, açık kapıdan ateş etmeye çalışın, özellikle tezgahın arkasındaki vurun. Sayıyı ne kadar azaltırsanız kardır.. Sonunda, Frankie’yle teketek kalacaksınız. Her zamanki kurallar geçerli, güçlü bir silah kullan, kafasına ateş et. Öldüğünde, bölüm bitecek.
Part 2, Chapter 2: An Offer You Can’t Refuse:
Rus mafyası size yardım etmeyi teklif ediyor, ama kaptanı rüşvetle ayartılmış onlara ait bir gemiyi ele geçirebilirseniz. Geminin içinde tonla silah olduğu ve hepsini kullanabileceğiniz söyleniyor, yeter ki gemiyi ele geçirin.
Bölüme limanda, ufak bir güvenlik kulübesinin yanında başlıyorsunuz. İçeri girin, nöbetçiyi öldürün ve buradaki düğmeye basarak kapıyı açın. İlerleyin. İki tane kötü adam çıkacak, işlerini bitirin ve sol tarafta kalan kepenkleri yan tarafındaki düğmeyi kullanarak açın, içeri girin, biraz daha çatışın. Buradaki kapıdan dışarı çıkın, direk varile ateş ederek kötü adamları öldürün, bir tanesi de soldaki kamyon kasasının içinde. Burada da bir kepenk ve yanında bir düğme var, o halde düğmeye basın ve içeri girin. Tepenizde el bombası ve Ingram kullanan bir deyyus var, işini çabucak bitirin ve fakat aksiliğe bak, bomba merdivenleri yamulttu. Merdivenlerin yanındaki kutuların üstüne çıkın ve buradan merdivenlere zıplayın, tepede vinç kontrolleri var. Düğmeye bastığınızda, bir vinç odadaki bir kapının önündeki kutuları kaldırıyor ve içeri biraz daha kötü adam giriyor. Onların da işini bitirdikten sonra, açılan kapıdan geçin.
Açık havaya, bir sürü konteynırın ortasına çıktınız. Önce ortamdaki herkesi öldürün. Bir vinç göreceksiniz, üstüne çıkıp buradaki düğmeye basın. Tam karşınızda kalan konteynır havaya kalkacak ve ortama bir miktar daha kötü adam girecek. Onları öldürün ve açılan yeni yola girin. Karşılaştığınız herkesi öldürün. Bir köşeyi döner dönmez, devasa bir makine harekete geçip üstünüze gelecek, altından geçin ve koşmaya başlayın, sol tarafta gördüğünüz ilk açıklığa dalın. Makine yolunuzu tıkayan bir konteynırı kaldırıp geri geri gelirken duvara çarpacak ve işi bitecek, ama sizin için bir yol açtı.. Açılan yoldan geçip ilerlemeye devam edin, kötü adam kaynıyor buralar.. Bir devasa makineyle daha karşılaşacaksınız, o da sizin için yolu açıyor ama siz yine de tepesindeki kötü adamı vurun olur mu? Gidebileceğiniz tek bir yön var, sol tarafınızdaki bir konteynırdan seslerin geldiğini duyana kadar bu yönde gidin. Konteynırın kapısını açın, içerideki adamı öldürün, bakın burada ne varmış, bir sniper rifle.. Devam edin. Sol tarafınızda kalan bir köprüyü siz yetişemeden havaya kaldıracaklar ama önemli değil, ilerlemeye devam edin, sağa sapın ve buradakileri de öldürün. Ne oldu? Gidecek yer kalmadı mı? Duvardaki yazıyı okuyun, belki ipucu olur.. Hala uyanamadıysanız, sniper rifle’ı alın, parmaklıkların arkasında kalan kamyonun tekerleklerine nişan alın ve takozu vurun. Böylece kamyon geri geri gidecek ve kaldırılmış olan köprüyü sizin için açacak. O köprüden geçin, gördüklerinizi vurun. Sağ taraftaki ilk kapıdan girerseniz, içeride mermi ve el bombası bulabilirsiniz, ama yapmanız gereken diğer kapının önüne kadar gitmek, böylece bölüm bitecek..
Part 2, Chapter 3: Rats And Oily Water:
Sağa sapıp ilerlemeye başlayın. Konteynırlar arasında bir açıklık gördüğünüzde, hemen buradan girin. Tepenizdeki platformu görüyor olmalısınız.. Buralarda ve o platformda, bir takım kötü adamlar size engel olmaya çalışacak, hepsini temizleyin. Platforma çıkın, yolunuzu bir kutunun kapattığını göreceksiniz. Tam da o anda kutunun arkasındaki kapıdan bir kötü adam çıkacak.. Kötü adamı vurun, sonra da diğer taraftan dolaşarak kapının önüne gelin. Dışarı çıktığınızda, dev bir makinenin üstünüze geldiğini göreceksiniz. Makinenin üstündeki adamı vurun, yakınlaşmasını bekleyin, sonra da içine atlayın. Burada bir sniper tüfeği var. Yapmanız gereken, makineyi kullanarak rayların üstünde ilerlemek ve uzaktaki kulübelerde duran nöbetçileri, sniper tüfeğiyle uzaktan öldürmek. Kontrolleri kullanarak makineyi ilerletmeye başlayın, yolunuz kesildiğinde sola sapın (sol taraftaki kontrolleri kullanın), dümdüz ilerleyin, son olarak tekrar sağa sapın ve makine kenara ulaşınca buradaki kapının önüne atlayın. İçeri girin. Aşağıdakileri bulunduğunuz yerden öldürün, sonra aşağı inip karşı taraftaki platformun üstüne çıkın. Sola sapın ve buradaki kapıdan girin, içerideki kötü adamı öldürün, sonra da kapının yanındaki düğmeye basın. Bir kapının açılışını gösteren kısa bir demo girecek. Açılan kapı, buradan çıkar çıkmaz tam önünüzde kalıyor. Yolunuza çıkanları öldürün, demoda gösterilen yere girin ve buradaki kapıdan geçin, geminin yanına çıktınız.. Gemiye çıkın ve kaptan köşküne girin, bu esnada karşılaştığınız herkesi öldürün. Kaptan köşkündeki kapıdan geçerek aşağıya inmeye başlayın, en aşağıdaki kapıyı açtığınızda, bu bölümün “esas kötü adamı” ile karşılaşacaksınız. İsmi Dime. Üç yardımcısı var ve Dime de bol bol molotof kokteyli kullanıyor, yani mümkünse içeri girmeden, mesela el bombalarıyla temizliği yapın. Dime de öldüğünde, buradaki ufak bir odada tonla silah bulacaksınız, en iyisi de artık bir Colt Commando sahibi olmanız. Geri dönüp merdivenlerden çıkmaya başlayın, bölüm sonu.
Part 2, Chapter 4: Put Out My Flames With Gasoline:
Bu oldukça zor ve size bol bol load yaptıracak bir bölüm. Neler olacağını anlatayım: hareket eder etmez bir patlama olacak ve her taraf alev alacak, doğru yolu bulmak için çok az bir süreniz var.. Bulamazsanız yanıp ölüyorsunuz. Endişelenmeyin, tek bir sıyrık almadan kurtulmak mümkün. Hareket etmeden önce, options’a girip brightness’ı biraz yükseltin çünkü ortalık çok karanlık. Daha sonra normal seviyesine getirirsiniz. Şimdi.. Tam önünüzdeki bar tezgahını görüyor olmalısınız. Onun sağ tarafında bir kapı var. O kapıya ulaşmamız lazım fakat dümdüz giderek değil.. Sağ tarafa dönün ve yürümeye başlayın. Bir patlama olacak ve alevler odayı doldurmaya başlayacak. Hızlıca sola dönüp o kapıya doğru koşun, içeri girin, alevler sizi takip ediyor, sakın durmayın. Tam karşıdaki kapıdan çıkın. Bir sürü rafın olduğu bir odaya geldiniz. Buraya girer girmez sağ tarafa dönün ve buradaki kapıdan çıkın. Bir koridordasınız. Ortada kalmaya çalışarak ilerleyin, bir odaya geldiğinizde hemen sola dönün ve başka bir koridora girene dek dümdüz ilerleyin. Tekrar başka bir odaya çıkacaksınız. Buraya girer girmez sağa dönün ve karşınızda duvarı görene dek dümdüz ilerleyin. Sola dönün ve tekrar duvara gelene dek ilerleyin. Sağ tarafınızda da, sol tarafınızda da merdivenler var. Sol taraftaki merdivenlerden çıkın. Bundan sonrası kolay, bir kapı görene dek merdivenlerden çıkmaya devam edin, kapıdan girin, ufak bir patlama önünüzdeki tezgahı havaya uçuracak, üstünden atlayarak devam edin. Alevler tam olarak içine girmezseniz, zarar vermiyor. Bir mutfağa çıktınız ama yolunuz kapalı. Sol taraftan uçarak gelen tüpe dikkat edin, sonra da sola sapın ve tezgahın üstünden karşıya geçin, sonra da buradaki kapıdan yangının falan olmadığı esas mutfağa geçin. Kurtuldunuz.. Buradaki adamı öldürün ve merdivenlerden aşağı inin. Aşağıda da iki kötü adam var. Bunları da öldürün ve zemindeki delikten aşağı inin. Lağım gibi bir yerdesiniz.. Buraları biraz zorlu, çünkü her köşe başında bir kötü adam var. Yukarıya çıkan merdivenler görene dek ilerleyin ve karşılaştıklarınızı öldürün. Merdivenlerden çıkın, işte bölüm sonu..
Part 2, Chapter 5: Angel Of Death:
Bu bölümün son görevi.. Artık Punchinello’nun malikanesindesiniz, hesap sormaya geldiniz. Ancak deli yüreğiniz yeterli olacak mı? Efendim kuşçu? Hoydarinnaaa.. Abi dikkat, kuşlar zıçıyor oralara, boka bastın..
Saçmalıyorum. Sabaha karşı sıfırdört’te yazılan rehber bu kadar olur, idare edin. Merdivenlerden aşağı inin ve tekrar yukarı çıkan merdivenleri bulana dek dümdüz ilerleyin, bu aynı zamanda karşılaştığınız herkesi öldürün anlamına geliyor. Merdivenlerden yukarı çıkın ve içeri girin, bir mutfaktasınız. Sizi görür görmez tam karşınızdaki odaya kaçan bir zirzop var, hemen peşinden gitmeden önce painkiller’larınızın ve merminizin bol olduğuna emin olun. Mutfakta üç tane painkiller var, ihtiyacınız varsa alın.
Bu bölümde üç tane “esas kötü adam” var, ilki de o odanın içinde. Bir masayı devirmişler ve arkasına saklanıyorlar, yani vurmak biraz zor. El bombanız varsa, önce onu kullanın. Mümkün olduğunca içeri girmekten kaçının. Artık kendi taktiğinizi geliştirmişsinizdir, neticede içerideki herkesi öldürün. Tekrar mutfağa dönün ve buradaki diğer kapıdan geçerek, bir üst kata çıkan merdivenleri görene dek ilerleyin, bu sırada yolunuza çıkan herkesi öldürün. Merdivenlerden çıktığınızda, sağ ve sol olmak üzere gidebileceğiniz iki yön var. Önce sağ tarafa gidin, buradaki odanın içinde ikinci “esas kötü adam” bulunuyor. İşini bitirin. Dışarı çıkıp bu sefer sol tarafa yönelin, buradaki kapıdan geçerek bir yatağın üstünde ölü bir kadın görene dek kapılardan geçerek ilerleyin. Karşınıza çıkanları öldürün dememe gerek var mı? Bu ceset, Part 1′in sonunda karşımıza çıkan Mona Sax’ın kızkardeşi, ama orada ne işi var zerre fikrim yok, Lise İngilizcesiyle bi yere kadar oluyor.. Diyelim ki eceli gelmiş.
Bu odadan çıkınca bir telefon çalacak, açın, gizemli yardımcımız iş başında.. Bir sonraki odada üçüncü ve son esas kötü adam var. Onu da öldürdüğünüzde, son kapının önüne gidin ve giren kısa demoyu seyredin. Punchinello panik içinde yardım çağırıyor.. Demo bittiğinde, üç tane Colt Commando’lu adamla bir çarpışmaya gireceksiniz, hazır olun. M79′unuz doluysa, aralarına bir tane sallayın da hemen ölsünler.. İşleri bittiğinde, odadan dışarı çıkın, bir demo daha girecek. Benim matematik öğretmenime fena halde benzeyen bu buruşmuş karı da kim? Her neyse, bölüm sonu
Part 3: Prologue:
O kadın Max’e bir miktar uyuşturucu veriyor ve Max yine hayallere dalıyor.. Yani bir sıkıcı bölüm daha başlıyor. Sol tarafınızda açık bir kapı var, buradan geçin ve bir demo girene dek ilerleyin. Tekrar başladığınız odaya döneceksiniz. Masanın üstündeki kağıdı okuyun, çalan telefona bakın. Az önce geçtiğiniz kapıdan tekrar geçin, sürpriz, geri döndünüz. Bir kez daha masanın üstündeki kağıdı okuyun, telefonu cevaplayın. Az önce geçtiğiniz kapıdan bir daha geçin. Evinizin oturma odasına gelinceye dek ilerleyin, bir üst kata çıkın ve çocuk odasına girin. Buradaki koridora girdiğinizde, ilk hayal bölümünde olduğu gibi simsiyah bir odaya çıkıyorsunuz, amacınız yine kırmızı, ip gibi çizgilerden ayrılmayarak sağ tarafta kalan bir platforma ulaşmak. Platforma ulaştığınızda, bir demo girecek. Demo bittiğinde, kendinizi öldürün. Evet, vurun kendinizi.. Max kendini cezalandırıyor, bilinçaltının lağım çukurundan farkı yok. Fazla direnmiyorsunuz, ehehe.. Bölüm sonu.
Part 3, Chapter 1: Take Me To Cold Steel:
Sadece Baretta’larla başlıyorsunuz, şimdilik başka silahınız yok. Başladığınız yerdeki camı kırın ve aşağı atlayın. Buradaki kapıdan geçin, aman dikkat, mayın var. Güvenli bir mesafeden mayına ateş edip patlatın ve açık olan tek kapıdan geçip ilerlemeye devam edin. Geldiğiniz odadaki malzemeleri toparlayın, artık biraz daha iyi durumdasınız. Bir sonraki odaya geçin. Depo gibi bir yerdesiniz. Aşağıda dolaşan kötü adamları, varillere ateş edip patlatarak bulunduğunuz yerden öldürebilirsiniz. Aşağı inin. Deponun sağ tarafında kalan kepenkli kapıyı sol tarafındaki (üstünde beyaz ışık yanan) düğmeyi kullanarak açın, içeridekileri öldürün ve yine üstünde beyaz ışık yanan kapıdan geçerek devam edin. Bundan sonrası çözümü ayrıntısıyla yazılamayacak kadar karışık.. Neyse ki yapmanız gereken zor değil, üstünde beyaz ışık yanan metal kapıları veya yine yan tarafında beyaz ışık olan kepenkleri açarak ilerleyeceksiniz. Eğer gidecek yer kalmadığını düşünüyorsanız, etrafınızda üstünde beyaz bir lamba olan kapı/kepenk arayın, eninde sonunda bölüm sonuna ulaşacaksınız. Abi böyle rehber mi olur? Sabaha karşı sıfırbeşotuzda ancak bu kadar oluyor anam, kusura bakma..
Part 3, Chapter 2: The Hidden Truth:
Soldan gelen ve karşıdaki odada bekleyen kötü adamları öldürün, odada bir miktar mühmmat ve size Aesir hakkında biraz daha bilgi sağlayacak olan bir kağıt var. Kapıyı açın. Mayınları patlatın, bu borulardan birinin ateş püskürtmeye başlamasına neden olacak. Buradaki vanayı çevirip alevi kesin ve buradaki kapıdan geçin. Karşıdan ve aşağıdan size ateş edenleri öldürün, dümdüz ilerleyin. Kapıyı açın, içeride tonla mayın var. Bir el bombası sallayıp dışarı kaçın, mayınlar patladığında içeri girin ve ilerleyin. Az önce sağınızda kalan platforma çıktınız. Devam edin. Karşınıza yine mayınlar çıkacak, bunları da patlatın. Bueada iki boru alev püskürtüyor. Ama aynı anda değil..
Zamanlamayla alevlerin arasından geçin, kötü adamı öldürün. Hey, bir alev de burada püskürüyor.. Kötü adamın önünde dikildiği metal parmaklıklı kapıya gidin, içeride, duvarda elektrik kıvılcımları çıkaran bir düğme var. Düğmeye ateş ederek kapıyı açın, içeri girin ve buradaki vanayı da çevirin. Alev kesildi.. Kapıyı açıp içeri girin ve hemen dışarı çıkın, çünkü patlamalar zemini çökertecek. Açılan delikten aşağı atlayın, kötü adamları öldürün. Buradaki köprüden karşıya geçin (zemini açmak için köprüdeki düğmeye basın). Buradaki kapının önünde duran varilleri ateş ederek patlatın ve ilerleyin. Bir patlamanın olacağı ve merdivenin yıkılacağı bir odaya geleceksiniz. Ortadaki platformun üstüne çıkın, buradan da merdivenin üstüne atlayın. Yukarıdaki kapı açılıp bir kötü adam çıkacak, adamı halledin ve bu kapıdan girin. Burada metal bir kapı var ve şimdilik açılmıyor. Diğer kapıdan girin, üstünde yeşil ışık olan kolu aşağı indirin. Hem metal kapı, hem de bölüm sonunda ulaşacağınız asansörün kapısı açılacak.
Metal kapı açıldığına göre, buradan geçin ve ilerleyin. Balkon gibi bir yere çıkacaksınız. Bir alt kata inin. Buradaki üstünde yeşil ışık olan kolu da çekin, mekanik bir kol harekete geçip kepenkli bir kapıyı çatlatacak. Çatlağı ateş edip kırın, içeridekileri öldürün ve buradaki kapıdan da geçin. Dikkat, mayın var. Girdiğiniz koridorda, açık tek bir kapı var. Buradan girdiğinizde her iki yandan da alevlerin püskürdüğü bir odaya gireceksiniz. Tam önünüzdeki vagona atlayın ve çalıştırın, sonra da “c” tuşuyla alevleri geçene kadar çökün. Karşınıza kötü adamlar çıkacak ve üstünüze içi dolu başka bir vagon salacaklar.. Vagonlar çarpışmadan önce atlayın, kötü adamları vurun ve buradaki kapıdan geçerek (mayınlara dikkat!) devam edin. Kızıl renkli, ortasında erimiş metalin aktığı bir odaya geleceksiniz. Kötü adamları vurun ama ortadaki köprüye çıkmayın, çünkü bozuk. Sağ tarafta, duvarın dibinde bir kutu duruyor. Bunun üstüne çıkın, buradan duvara atlayın ve ufak çıkıntıyı kullanarak karşıya geçin. Kepenkli kapıyı açın, asansörün düğmesine basın, inenleri öldürün ve içeri girip düğmeye basın.. Bölüm sonu.
Part 3, Chapter 3: The Deep Sun:
Fabrikanın en üst katındasınız.. “İmha mekanizması” çalışmış, yani herşey havaya uçacak. Merak etmeyin, süre kısıtlaması yok.
Başladığınız yerdeki iki kötü adamı öldürün. Bu bölümdeki her kapının önünde ufak bir panel var. Panel yeşil ışıktaysa o kapı açılabilir, kırmızı ise açılamaz. Bunu unutmayın ve sağdaki (üstünde “processing” yazan) kapıdan geçin. Üç kötü adam var burada, bunları da öldürün. Üstünde “Laboratories” yazan kapıya gelene dek devam edin. Bu kapının sağ tarafında kalan yerde bir koridor var, buraya girince üstünde “Test Subject Cells” yazan bir kapıya geliyorsunuz ancak buradaki panel şifre istiyor.. Laboratories kapısından girin, biraz ilerleyince üç tane bilgisayar paneli ve bir ceset bulacaksınız, bilgisayarın önüne gidip use tuşuna basın. İhtiyacınız olan şifreyi öğrendiniz. O halde Test Subject Cells kapısına dönün, panele şifreyi girin ve kapı açılsın.. Bir asansör kapısıymış. Asansöre girip üst kata çıkın. Önündeki panel yeşil olan bir kapıya gelene dek ilerleyin ve içeri girin. Burası hapishane gibi bir yer.. Biraz ilerleyince sağdaki hücrelerden birinden çağrıldığınızı duyacaksınız, gidip hücre kapısının yanındaki panele basın. Kısa bir demo girecek, bir bilim adamı sizi dekompres odasından geçirmeyi kabul ediyor. Bilim adamını takip etmeye başlayın. Yolda karşınıza iki tane de kötü adam çıkacak, bilim adamını vurulmaktan korumanız gerekiyor, yoksa baştan başlarsınız.. Bilim adamı sizi şifreyi öğrendiğiniz odaya getirecek. İçi kırmızı ışıkla aydınlanan küçük odaya girin, bir miktar buhar ve işte kapı açıldı.. Bilim adamını artık boşverin.
Önündeki panel yeşil olan bir kapıya gelene dek devam edin, içeri girin. Mutfağa benzettiğim bir yer burası.. Tezgahların üstünden atlayarak odanın diğer ucundaki kapıya ulaşın, bu kapı da bir asansöre açılıyor. İçine girip bir üst kata çıkın. Kapı açılır açılmaz karşınıza çıkacak mayınları el bombasıyla, diğer mayınları uzaktan ateş ederek patlatın. Bu odada bir bilgisayar var. Kullanırsanız size Valkyr’in aslında ne olduğunu söyleyecek.. Körfez Savaşında askerlere moral vermek için üretilen bir uyarıcıymış. Üstünde “Storage” yazan kapıyı açın, aaa bir asansör daha. Üst kata çıkın. Sağda bir bilgisayar paneli ve bir dekompres odası daha var. Odaya girmeden önce save edin.
Odaya girdiğinizde, kapının açılmadığını ve geri sayımın başladığını göreceksiniz. Tam 25 saniyeniz var. Pencereye yaklaşın, mayınları görüyor musunuz? Pencere kırılmayacak ama kurşunlar geçip mayını patlatacak, bu da kapıyı açacak. Hızlıca, bir asansöre gelene dek ilerleyin. İçeri girin, düğmeye basın ve bitti bile..
Part 3, Chapter 4: Backstabens Bastard:
Bölümün başında polis arkadaşımız B.B. ile konuşuyor ve kimliğimizi açığa çıkaranın, ayrıca Alex’i öldürenin o olduğunu öğreniyoruz. B.B. bir arabaya binip otoparka doğru kaçıyor.
Bu bölümde çözümü yazılabilecek hiçbir şey yok. Otoparka girmeniz ve sürekli alt katlara inmeniz gerekiyor. En alt kata geldiğinizde, B.B ile çarpışıyorsunuz ve hepsi bu.. Ne karmaşık koridorlar var ne de bulmaca. Bu bölümde karşılaşacağınız serseriler epey zorlular, yani ne yapıyoruz, Colt Commando kullanıyor ve kafaya nişan alıyoruz.. B.B ise oldukça çevik, yani bullet-time kullanın ve mermisi varsa M79′unuzu ortaya çıkarın. B.B öldüğünde, bir telefon çalmaya başlıyor ve gizemli yardımcımız (Alfred Woden) bizi malikanesine davet ediyor..
Part 3, Chapter 5: In The Land Of The Blind:
Toplantıyı siyah elbiseli adamlar basıyor, siz de pencereden atlayıp kaçıyorsunuz. Yakıştı mı Max? Delikanlılığa sığar mı?
İlerleyin, sol tarafta, yerde açık bir kapak var. Aşağı inin. Parmaklıklı bir kapıya gelene dek devam edin. Buradaki mayınları vurun ve çıkan kötü adamı halledin. Yukarı çıkan merdivenler görene dek ilerleyin. Yukarı çıkın. Bu bölümdeki her kapının yanında ufak bir panel var, yeşil yanıyorsa o kapı açılabilir, kırmızı yanıyorsa açılamaz. Yeşil ışığın yandığı tek bir kapı var, içeri girin. Bu odada bir sürü monitör var.. Ortadakine gidin ve use tuşuna basın. Alfred Woden saldırıdan kurtulmuş.. Aman ne iyi. Arkanızdaki kapı açılacak ve içeri iki kötü adam girecek. Öldürün. Yeşil ışığın yandığı bir kapı bulana dek ilerleyin, içeri girin ve merdivenlerden yukarı, en üst kata kadar çıkın. Burada da yeşil ışıklı bir kapı var, içeri girin. Ofis gibi bir yerdesiniz. Odanın diğer ucundaki kapıya ulaşın ve dışarı çıkın, yol üstündeki mayınlara ve kötü adamlara dikkat. Bir koridora çıkacaksınız. Tekrar yeşil ışığın yandığı bir kapı bulun. İçeri girin. Bu odada bir video kaset, Aeris binasının planları ve açık bir televizyon var. İlk ikisini alın ve televizyonu seyredin. Reha Muhtar var, Hayvanlar Alemi haberi veriyor.
Bu odadan dışarı çıkın ve ilerleyin. Balkon gibi bir yere geleceksiniz. Herkesi öldürün, buradaki kapıdan geçin ve merdivenlerden aşağı inmeye başlayın. Siz indikçe kapılar açılacak ve kötü adamlar çıkacak.. Hepsini halledin. En aşağıya kadar inin. Burada yeşil ışığın yandığı iki kapı var, sağdakinden girerseniz sadece biraz daha kötü adam bulursunuz. Soldakinden girin. Buradaki merdivenlerden de aşağı inin. En sonunda bir koridora çıkacaksınız. Kötü adamlara ve mayınlara dikkat ederek bir kapıya gelene dek ilerleyin, bölüm sonu..
Part 3, Chapter 6: Byzantine Power Game:
Sondan ikinci bölüm.. Sol tarafınızdaki rafların üstünde duram mayınları patlatın, bu rafların birbiri üzerine devrilmesine neden olacak ve bir miktar kötü adam ortama girecek. Onları öldürün, sonra da rafların üzerine çıkıp buradan bir üst platforma geçin. Buradaki kapıdan geçin ve merdivenlerden yukarı çıkın. Bir kütüphaneye geleceksiniz, her yere mayın döşenmiş. Kötü adamları öldürün, mayınlar patladığında merdivenleri yıkıp bir üst kata çıkmanızı zorlaştıracak ama aynı mayınlar bir de sütunu devirecek. Bu sütunun üstüne çıkıp üst kata geçin. İlerleyin, bir kapı açılıp içeriden iki kötü adam çıkacak. Onları öldürdükten sonra diğer kapıdan geçin, konferans odasına gireceksiniz. Üstünde “exit” yazan kapıyı bulun ve buradan girerek balkon gibi bir yere çıkın. Herkesi öldürün. Diğer uçtaki kapıdan geçin, merdivenlerden aşağı inmeye başlayın. Bir alt kattaki kapıyı açın ve ilerleyin, soldan ve karşıdan ateş edenleri öldürün. Solda kalan kapıdan girin, bir balkona çıkacaksınız. Buradakileri de öldürün ve diğer uçtaki kapıdan geçerek tekrar merdivenlerden aşağı inin. En aşağıdaki odada iki kötü adam var, bunların işini bitirin ve buradaki kapıdan geçerek deminden beri balkonlarında dolanıp durduğunuz en alt kata girin.. Hızlı bir müzik ve ortama dalan kötü adamlar.. Gerçekten de güzel bir çarpışma buradaki. Sütunların arkasında kalın ve en ağır silahlarınızı kullanın yeter. Herkesin işi bittiğinde, detektörlerin arkasındaki kapıdan geçerek bölümü bitirin..
Part 3, Chapter 7: Nothing To Lose:
Aeris binasına en sonunda girdiniz.. Sona yaklaşıyoruz.
Detektörlerden geçin. Alarm çalacak ve güvenlik görevlileri gelecek. Onları öldürdükten sonra sola sapın. Bomba atıp duran üç maymunun bulunduğu bir yere geleceksiniz. Menzile girmeyin ve uzaktan işlerini sniper tüfeğiyle bitirin. İlerleyin ve en sondaki kapıdan geçin, burada bir yürüyen merdiven var. Merdivenle tam üç kat yukarı çıkacaksınız, her katta kötü adamlar var. Üçüncü kata çıktığınızda, bir kapı açılacak ve bir adet kötü adam size merhaba diyecek. Onu öldürün ve çıktığı kapıdan girin. Burada zamanlamayla geçmeniz gereken bir lazer tuzağı var. Lazer ışınlarının üstünden atlayarak veya altından geçerek, bu tuzağı geçin ve geldiğiniz yerde, kapısının üstünde yeşil ışık yanan bir asansör arayın. Düğmesine basın, Mona Sax’ın gelişini ve ölüşünü gösteren bir demo girecek. Mona’yı öldüren adamları öldürün ve düğmeye tekrar basın. Aaa, Mona’nın cesedi kayıp! Yani ikinci oyunda karşımıza çıkacak.. Asansöre binin ve yukarı çıkın. Tavana bir göz atarsanız, asansör boşluğunun mayınla dolu olduğunu görürsünüz. Asansör onlara çarpmadan önce, mayınları ateş ederek patlatmanız gerekiyor.
Geldiğiniz yerde üç kötü adam var. İkisi yerde, biri balkonda. Onları öldürün ve buradaki odaya girin, içerideki düğmeye basın. Odadan çıktığınızda, bir miktar daha kötü adam bulacaksınız. Onları da öldürün ve tekrar asansöre binin. Bir helikopter sesi duyar duymaz, tavana ateş edin. (Burada tuhaf bir bug var. Normalde, helikopterin ateş edip asansörün camlarını kırması gerekiyor ama siz tavana ateş etmezseniz, bu olmuyor.) Helikopter bulunduğunuz asansörün camlarını kıracak, yana çekilin de sizi de vurmasın. Kırılan camlardan yandaki asansörün üstüne atlayın ve içeri girin, düğmeye basın. Birkaç kat aşağı ineceksiniz, bilgisayar odası gibi bir yere geldiniz. Herkesi itinayla öldürdükten sonra, buradaki mavi tüplerin hepsini ateş edip patlatın. Şimdi odaya girdiğiniz yere geri dönerseniz, bir asansör kapısının daha açıldığını göreceksiniz, hatta kötü bir adam içeriden size ateş ediyor. Bu asansöre binin ve düğmeye basın. En üst kata çıkacaksınız, yani uzun bir çıkış olacak.. En sonunda geldiğinizde, yukarı çıkan merdivenleri göreceksiniz. Yukarıda dört adet metal kapı var, kapılardan ikisi içinde bir bilgisayarın bulunduğu bir odaya çıkıyor. Bilgisayarı kullanın, kısa bir demo girecek, demodan sonra solunuzda kalan asansörün kapısı açılacak. İçeri girin ve işte bölüm sonu..
Part 3, Chapter 8: Pain And Suffering:
Eveet, işte “baş kötü kadın” kaçıyor.. Arkasında da dört kötü adam bırakıyor. Onların bulunduğu odaya geçmeyin, olduğunuz yerde kalın ve üstünüze gelmelerini bekleyin. Hepsini hallettikten sonra, hemen odadaki heykelin arkasına geçin. Çünkü bir helikopter yaklaşıyor ve içeriye ateş etmeye başlıyor! Heykelin arkasında kalırsanız bir şey olmuyor.. Helikopter bir müddet ateş ettikten sonra gidecek ve buradaki kapı açılıp içeriden iki kötü adam çıkacak. Onları öldürüp ilerleyin, kitaplık gibi bir odaya geleceksiniz. Balkona çıkın. Balkonun sol tarafında, metal bir pervaz var, buraya atlayın ve karşı balkona doğru koşmaya başlayın. (Editörün tavsiyesi: Oyunu save ettikten sonra, Max’i aşağı atlatın. Bu yükseklikten şahane bir düşüş oluyor!) Bu esnada helikopter size ateş etmeye başlayacak, el altında bir iki painkiller bulundurun. Karşı balkona böylece geçin ve içeri girin, buradaki kapıdan da geçin ve merdivenlerden yukarı çıkın. Üst katta iki kötü adam sizi bekliyor, onları öldürünce asansörle iki kötü adam daha geliyor ve onları da öldürünce, buradaki kapılardan biri açılıyor. Açılan bu kapıdan geçin, solda kalan kapıdan da geçin (buralar kötü adam dolu elbette) ve tekrar merdivenlerden yukarı çıkmaya başlayın.
Üst kat, son çatışmayı yaşayacağınız ve Matrix’i en çok andıran yer (en azından bana öyle geldi).. Buradakileri de öldürdükten sonra, odanın diğer ucundaki bilgisayarın önüne gidin ve masanın sol altında kalan düğmeye basın. Solunuzda bir kapı açılacak. Buradan girin ve merdivenlerden yukarı çıkmaya başlayın. “Baş kötü kadın” size bir el bombası atıyor ama hızlıca ilerlerseniz, rahatça kurtulabilirsiniz. Merdivenin sonuna ulaştığınızda, bir demo giriyor. Demoda baş kötü kadının bir helikoptere binişini ve binanın üstündeki anteni tutan tellerin kopuşunu izliyoruz. Demo biter bitmez SAVE EDİN. Bu çok önemli.. Sola dönün. Tam önünüzde çatıdaki anteni tutan tellerden biri var. Onun solunda, ikinci tel duruyor. Helikopter havalanmadan önce, aşağı yukarı bir buçuk dakikalık zamanınız var. M79 ile ilk teli kopartın. (Telin tam dibine ateş etmeniz gerekiyor.) Bu konuda bir zorluk çekmeyeceksiniz çünkü tele çok yakınsınız.. Siz onu kopartır kopartmaz, bir dakikalık geri sayım başlayacak ve dört kötü adam ortama dalacak. Adamları M79′la hemen halledin, çok az süreniz var. Diğer teli tam olarak görebilmek için, parmaklıklardan atlayın ve binanın pervazına, pervazın da ucuna kadar inin. Aşağı düşmüyorsunuz, korkmayın. Diğer teli tam olarak görebiliyorsanız, doğru yerdesiniz demektir. Bundan sonrası, sinir harbi.. Elinizdeki M79′la (normal kurşunlar yeterli gelmiyor), bu tele isabet ettirmek zorundasınız. Daha doğrusu, merminiz telin dibine düşmeli. Tamamen deneme yanılma yöntemiyle, cephaneniz bitene kadar uğraşın. Cephaneniz bitmesine rağmen tel kopmamışsa veya süre bitmişse, son save’inizi tekrar yükleyip baştan deneyin. Ben üçüncü veya dördüncü denememde mi ne, ancak kopartabilmiştim teli. (Bulduğunuz daha basit bir yöntem varsa bana söyleyin de buraya yazayım.) İki tel de kopunca, son olarak antene doğru bir bomba sallayın. Bundan sonrası demo.. İşte bitti. Eğer “dead on arrival” modunda oynuyorduysanız, extra level yüklenmeye başlanacak.
HİLELER:
Konsolu açıp girebildiğiniz “normal” hileleri buraya tıklayarak okuyabilirsiniz. Burada, daha “verimli” hilelerden bahsedeceğim.. Oyunu ilk kez bitirdikten sonra ilk işim bullet time süresini tamamen iptal eden (yani şu kum saatini kaldıran) bir yöntem aramak oldu. Konsoldan girdiğiniz hileyle bullet time süresi tamamen iptal olmuyor, sadece tekrar doluyor. Oysa hepten kaldırmak daha iyi değil mi? Her neyse, neticede bu iş için hazırlanmış bazı modlar buldum. Kullanmak çok kolay, sadece indirdiğiniz dosyayı Max Payne klasörünün içine açıyorsunuz ve oyun başlamadan önce gelen ekrandan (hani play, options gibi seçeneklerin olduğu ilk çıkan ekrandan) modu seçip oyuna giriyorsunuz. Buraya tıklayarak indirebileceğiniz modu MaxPayneCenter sitesinden aldım, bu mod bullet time süresini tamamen kaldırıyor, painkiller’ların sağlığınızı tamamen yenilemesini sağlıyor ve New York Minute modunda süre kısıtlamasını kaldırıyor.. Keyfini çıkarın Ayrıca bahsettiğim bu siteye uğramayı unutmayın, Max’i Süpermen yapan mod’lardan tutun da, Matrix’deki “dalgalı” kurşun efektini oyuna ekleyen mod’lara kadar pek çok şey var.. Hala bir sorununuz kaldıysa, mail adresim yazının taa en başındadır, beklerim. Ya da oraya kadar yorulmayın,buraya tıklayın.
6. Easter Egg’ler (Süprüz Yımırta):
- Tutorial bölümünde, bütün görevleri yerine getirdikten sonra sniper tüfeğini aldığınız minibüsün üstüne çıkın. (Minibüsün hemen yanındaki kutu, havalandırma vs.’in üstüne çıkıp buradan da minibüsün üstüne atlayabilirsiniz.) Minibüsün üstünden, hemen yandaki yangın merdivenlerine atlayın ve en tepeye kadar çıkın. Buradaki pencereyi kırıp içeri girin. Gizli bir oda buldunuz ve içeride bir Ingram var! Aşağı inip “düşman çağırma düğmesine” tekrar basın ve biraz eğlenin..
- Part 1, Chapter 3′te de yazdığım gibi, Muerte’nin odasından çıktığınızda sağa saparsanız, kırık bir kapının önüne geliyorsunuz. Kapıyı ateş ederek kırın, içeri girin, pencereyi kırıp pervaza çıkın ve kan izlerini takip edin. Başka bir pencerenin önüne geleceksiniz, onu da kırıp içeri girin. “Buffy The Vampire Slayer” filmine ufak bir gönderme göreceksiniz..
- Soldier Of Fortune II posterlerinin olduğu oda. Ayrıntılar için Part 1, Chapter 6′ya bakın.
- Extra Level. Oyunu “Dead On Arrival” modunda bitirdiyseniz, son bölümden sonra extra bir bölüm daha çıkıyor. Küçük bir odada, yaklaşık 10 tane kötü adamla çarpışıyorsunuz. Bütün çarpışma bullet-time olarak, yani yavaşlatılmış gerçekleşiyor. Adamların hepsi jackhammer kullanıyor, molotof kokteyllerini kullanmayı akıl edene kadar oldukça zorlanabilirsiniz. Molotof kokteylleri sorunu hemen çözüyor, her biri üç dört kötü adamı aşağı indirebiliyor çünkü.. Çatışma bittiğinde, diğer odanın kapısı açılıyor ve içeride yapımcıların resimleri, oyunda kullanılan gerçek New York mekanları ve dönen bir Remedy logosu var…
0 Yorum:
Yorum Gönder